Şalpazarı Eğitim Kültür Sanat ve Turizm Derneği, üyeleri ve diğer yakın sivil toplum kuruluşları mensuplarıyla buluşmak amacıyla bir kahvaltılı toplantı düzenledi. DSİ’nin Küçükçamlıca tesislerinde düzenlenen toplantıya, soğuk ve yağmurlu havayla Avrasya Maratonu dolayısıyla Boğaziçi Köprüsü’nün kapalı olması münasebetiyle katılım düşük kaldı.
Toplantıya Üsküdar Belediye Başkan Yardımcısı Hilmi Türkmen, Trabzon Federasyonu Başkanı Dr. Haydar Dulkadiroğlu, Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Hüseyin Ayaz ve Şalpazarlı eğitimci, bürokrat ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldılar.
Kahvaltıdan sonra konuşmalara geçildi ve açılışı dernek başkanı Hasan Keskin yaptı. Hasan Keskin, derneğin çok kısa bir zaman önce kurulmuş olmasına rağmen bugüne kadar önemli işlere imza attığını ve bundan sonra da aynı çizgide devam etmek azim ve kararlılığında olduğunu söyledi. Ayrıca 25-26-27 Kasım 2011 tarihlerinde de İstanbul’da “Memleketimin öğretmenleri İstanbul’da buluşuyor” adı altında düzenlenecek etkinliğin duyurusunu yaptı.
Ardından kendisine söz verilen Hilmi Türkmen, bu derneğin kuruluş çalışmalarında zaten çok fazla dernek olduğu gerekçesiyle karşı çıktığını, ancak yaptıklarını gördükten sonra takdir ettiğini tekrarladı. Başkan yardımcısı, horon olgusunun gerek sivil toplum faaliyetlerinde ve gerekse günlük hayatımızda çok fazla yer aldığını, dahası başka bir şeye yer kalmadığını vurgulayarak derneklerin artık Şalpazarı’nın en çok ihtiyacı olan eğitim faaliyetlerine ağırlık vermeleri gerektiğini söyledi.
Daha sonra konuşan öğretmen ve tarihçi-yazar Hasan Köse, Hilmi Türkmen’in horon eleştirilerine itiraz etti. “Horon kimliktir. Çocuklarımız horon oynamasa ihtiyaç duydukları heyecanı başka ve zararlı alanlarda arayacaklardır. Horondan arınmış bir eğitim başarısı mümkün olsa bile saman tadında olur” diyen Köse, daha sonra horon ve kültür üzerine teknik ayrıntılardan söz etti.
Trabzon Federasyonu Başkanı Dr. Haydar Dulkadiroğlu kısa konuşmasında davetlisi olarak kahvaltısında bulunduğu Eğitim Derneği’nin faaliyetlerinden takdirle söz ederek, başında olduğu federasyonun 22 Şubat’ta kurulup iki gün sonra Trabzon’un Kurtuluşu etkinliğini düzenlediğini, bu ay sonunda da Trabzon’un Fethi kutlamaları çerçevesinde Taksim Gezi Parkı’nda beş gün sürecek bir etkinliğin hazırlıklarına devam ettiklerini söyledi ve herkesi etkinliklere davet etti.
Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Hüseyin Ayaz da bu derneğin bir yaptıklarını takdirle izlediğini, bir faaliyetini de örnek alıp kendi köyünde uygulayacağını söyledikten sonra Trabzon Federasyonu’nun başkanlık düzeyinde davet edilmiş olmasına rağmen kendi başkanı Nurettin Turan’ın davet edilmemiş olmasını kibar bir dille eleştirdi.
Şalpazarı Eğitim Derneği Başkan Yardımcısı Mehmet Usta, bugüne kadar eğitime yapılan katkıların son aşamada yapıldığını, dernek olarak desteğin öğrenciliğin başlangıç aşamasından itibaren vermek düşüncesinde olduklarını söyledi.
ŞALFED Genel Başkanı Muzaffer Bayraktar, derneğin kurulma aşamasında çok sayıda dernek olduğu için kendisinin de itiraz ettiğini, ancak daha sonra Şalpazarı ile Beşikdüzü arasındaki köylerin dernekleri olmadığı için o köylerden de değerli insanlar bulunması ve onların da sivil toplum çalışmaları içine dahil edilmesi gerektiği gerekçesiyle sıcak baktığını ifade etti. Muzaffer Bayraktar, kendisinden önce konuşanların değindikleri konuların da ışığında, eğitimin önemine dair örneklemeler yaptı. Horonun eleştiri konusu yapılmasına rağmen, Şalpazarı’nın horon sayesinde tanındığını vurguladı. Son olarak, İstanbul’daki Trabzon sivil toplum kuruluşlarının konfederasyon çatısı altında toplanması gerektiğini söyleyerek sözlerini noktaladı.
Ağasar Şalpazarlılar Sancaktepe Kültür ve Yardımlaşma Derneği başkanı Mahmut Demir, Hilmi Türkmen’in horon eleştirilerine cevap niteliği de taşıyan konuşmasında, kendi derneklerinin bulunduğu bölgede Şalpazarlı gençlerin kimliklerinden tamamen kopmuş bir görüntü arz ettiklerini, kurdukları horon ekibi çerçevesinde yaptıkları çalışmalarla gençlere kültürlerini sevdirdiklerini örneklerle anlattı.
Necati Selvitop, Şalpazarı’nın eğitimde kötü bir durumda olmadığını, Çaykara ile birlikte Trabzon’un en ileri seviyesindeki ilçe olduğunu söyledi. Daha sonra bütün çabalarına rağmen kendi hemşehrileri tarafından dışlandığını iddia ederek uzun uzun sitemlerde bulundu. Bununlar beraber, memleketi için elinden gelen her şeyi yapacağını da sözlerine eklemeyi ihmal etmedi.
Sayvançatak Derneği Başkanı Erol Yanık, kısa konuşmasında usûl açısından eleştiride bulundu. Toplantı amacına uygun ve kısa konuşulması için gerekenin yapılmasını, sonuçta da mutlaka bir karar çıkması gerektiğini ifade etti.
Son konuşmayı yine dernek başkanı Hasan Keskin yaptı. Keskin, kapanış konuşmasında “Biz çok büyük bir gönül köprüsü üzerinde olduğumuzu düşünüyoruz. Şu anda yükümüzün daha ağır olduğu kanaatine vardım. Bu bilinci bize sizin duruşunuz, konuştuklarınız ve tespitleriniz kazandırmıştır. Tabiî ki bazı organizasyonları dört dörtlük yapacak kapasitede değiliz. Bunda da bir takım sıkıntılarımız vardır. Onları da hep birlikte aşacağız. İşimiz de gücümüz de eğitim dedik ama biz STK’lar olarak tabiî ki el sanatlarımızdan ekonomik, sosyal ve turizm konularında da her türlü desteğe varız. ŞALFED’in bir üyesiyiz. Ben federasyonların ve üst kuruluşların daha çok temsil noktasında durmasından, faaliyetleri de bu çatı altındaki bütün derneklerin amaçları doğrultusunda ortaklaşa yapmasından yanayım. Bu bakımdan, bundan sonraki faaliyetlerimiz beraber devam edecektir.”dedi.
