Resmen önüne gelenin maskarası olmuş bir kurum. İçine düştüğü ahval ve şerait çerçevesinde sağa sola saldırmalar ve hatta hala ayaktayız işaretleri… Ne bu işaretler? “öküz altında buzağı aramak”. Ellerinde güçleri yok, herkes onları rahatça eleştirebiliyor, ortada tutunacakları bir başarıları yok. Türk futbolu kan ağlarken atılan en ufak bir adım görünmüyor. Yani kısacası olayların hepsi bir küçük piknik tüpünden ibaret desek yeridir. TFF den bahsediyoruz. Açılımı Türkiye Fenerbahçe Federasyonudur. Hani onlar biz ayrı bir cumhuriyetiz dediler ya, ona nazaran söyledik.
Trabzon’da gözle görülür bir şekilde taşlar yerine oturmaya başladı sanırım. Taşların yerine oturmasıyla da takımın eksikleri göz önüne çıkmaya başladı. Kademe kademe gidersek; kale sağlam ellerde diyebiliriz. Defans bloğunda sol bek ve stoper sorunu var. Orta sahada banko oynayan bir oyuncumuzu göremiyorum fakat takım oyununda o bölgeyi genelde kapatmaya çalışıyor oyuncularımız. En büyük kazançlardan biri de Yusuf. Sol açık Olcan sağ açık da Yusuf olarak düşünürsek bir forvet eksiği görünüyor gibi.
Sol bek ve iyi bir stoperin ardından sağlam orta saha, bir de forvete iyi oyuncular alınırsa takımı kimse tutamaz. Benim gördüklerimi sanırım teknik heyet ve bütün Trabzon camiası da görüyordur.
Sivas maçında bir kırmızı kart sonucunda geriye yaslanan takımın en büyük suçlusu hocadır. Morallerin dip yaptığı o anlarda bir de sahaya Zeki Yavruyu sokması acizliğinin göstergesidir. Fener maçında bu mantığını desteklememe rağmen Sivas maçında bu konuda hocaya pek katılmadım. Bizim büyük takım özelliğimiz zaten rakiplerden bir kişi fazla oynuyormuş etkisi gösteriyordu. Üstelikte kendi sahanda oynuyorsun ki seyirci desteği de senden yana…
Kadir Özcan ağabeyimizin mekanı cennet olsun inşallah. Kendisine Allahtan rahmet diliyor yakınlarının başı sağ olsun diyorum.