Çok uzun zamandır sporla ilgili bir yazı kaleme almamıştım. Bunun sebebi bizler savunuculuğunu yaptığımız takımın icraatlarının bizim seviyemizde gitmemesiydi.
Gittikçe kötüye giden sevdiğimiz renkler bazılarının oyuncağı olmuş durumda sanırım. Ülkeyi futbolda dünya üçüncüsü yapan bir kişinin bocalamasında “sen bu işi kıvıramadın” dercesine elinden alıp hiçbir başarısı olmayan birisine teslim etmek takım üzerinde oyun oynamaktır.
Sezon başında Trabzon Gaziantep’te oynayan defans oyuncusu Dany’e talip oldu. Çokta pahalı bir futbolcu değildi. Alındı mı? Hayır. Tıpkı üç yıl önce Yusuf Şimşek olayı gibi sonuç hüsranla bitti. Şu an o futbolcunun alınmadığı mevki o kadar kötü durumda ki yenen gollere bakılırsa Trabzonspor’un problemleri az çok anlaşılır. Şenol hocanın çıkıp orada oynayacak hali yok…
Şenol hoca ısrarla Alper’i istemesine rağmen alındı mı? Hayır. Forvet istedi Şenol hoca. Ucuzluktan buldukları, performansı düşmüş birisini bulup getirmişler. Al bu senin forvetin olsun demişler. Sanki halı saha maçında eksik kişilerin yerini doldurur gibi. Halbuki Galatasaray da o kadar çok forvet var ki hoca hangisini oynatacağını şaşırıyor.
Şenol hocanın da hataları olmuştur ve bu hatalarından en büyüğü Halil ve Volkan’ı kazanma çabaları. Halbuki büyük takımların özelliği iyi değilsen kovulursun. Kazanacaksan Emre’yi Soner’i Yasin’i Zeki’yi kazanmak için çaba harca. Çünkü onlar genç ve gelecek vadeden futbolcular. Ben biliyorum ki Volkan’ın hatalarından dolayı Trabzon çok maç kaybetmiştir.
Emerson’u kim nerden bulup getirdiyse ücretini ondan telafi etmek gerek. Sinema filmi çekmiyoruz ki zenci diye herhangi birini alıp oraya koyalım. Vasatın altında fakat para ödendi diye devamlı kadroya alınıyor. Yine Marc janko diye uzun boylu arkadaş kim bilir ne umutlarla alınmış bir arkadaştır. Belki geçmişte iyi bir kariyeri vardır fakat şu an performansı o kadar düşük ki Trabzonspor da oynayacak durumda değil.
İşte forvetsiz takımın kör topal forvetini sattıran Tolunay hoca bu takımın tıpkı Emerson, Janko gibi, Trabzon’a verimli olamayacaklar arasında. Bu seneyi atlatıp gelecek yıllarda takıma verimli olacağını düşünen Tolunay hoca aslında yerini garantileyip bu senenin başarısızlığını Şenol hocaya yükleyip ne kadar burada kalırsam kardır gözüyle bakıyor. O zaman gelmeseydin. Yada bu sene ben bir şey yapamam deseydin baştan. Veya bir şeyler yapacak olanların önünü tıkamasaydın. Hem takımın başına geçeceksin, hem de bundan sonraki başarısızlığı da Şenol hocaya yükleyeceksiniz. Peki ziraat Türkiye kupasını alırım neden diyorsun? Çünkü takım orada iyi durumda. Bana göre iki maç daha kaybedersen çek git. Yanına başkanı da alarak git. Diğer büyük takımlar o kadar yıldız futbolculara sahip ve hocalar kimi oynatacağını şaşırırken bizim hoca da acaba bu hafta kimi oynatsam diye şaşırıyordu.
Trabzon bir iki maç daha kaybederse başkanla birlikte Tolunay hocada gider benden söylemesi…